dexterity or facility

listen to the pronunciation of dexterity or facility
English - Turkish

Definition of dexterity or facility in English Turkish dictionary

ease
rahat

Babamın şirketinde asla rahat hissetmedim. - I never felt at ease in my father's company.

Onun tebessümü onu rahatlattı. - His smile put her at ease.

ease
{i} kolaylık

O çapraz bulmacayı kolaylıkla çözdü. - He did the crossword with ease.

Soruyu kolaylıkla yanıtlaması bizi şaşırttı. - The ease with which he answered the question surprised us.

ease
{i} dinme
ease
{f} dikkatle yerleştirmek
ease
{i} konfor
ease
kolaylıkla

Ben problemi kolaylıkla çözmene şaşırdım. - I'm amazed by the ease with which you solve the problem.

O çapraz bulmacayı kolaylıkla çözdü. - He did the crossword with ease.

ease
genişlik
ease
gönence
ease
refah
ease
yatıştırmak
ease
dindirmek

Tom'un acısını dindirmek istiyorum. - I'd like to ease Tom's pain.

Sadece ağrıyı dindirmek için bana bir şey ver. - Just give me something to ease the pain.

ease
yumuşamak
ease
huzur

Onun huzursuz olduğunu hemen anladım. - I saw at once that he was ill at ease.

Yeni ortamlarda huzursuz hissettim. - He felt ill at ease in the new surroundings.

ease
gevşetmek
ease
dikkatle hareket ettirmek
ease
{i} rahat, sıkıntısızlık
ease
{f} rahat ettirmek, sıkıntıdan kurtarmak
English - English
ease
dexterity or facility

    Hyphenation

    dex·te·ri·ty or fa·ci·li·ty

    Turkish pronunciation

    deksterıti ır fısîlîti

    Pronunciation

    /dekˈsterətē ər fəˈsələtē/ /dɛkˈstɛrətiː ɜr fəˈsɪlɪtiː/
Favorites