This car can deactivate half of its engine's cylinders.
- Bu araba, motor silindirlerinin yarısını devre dışı bırakabilir.
Mary deactivated her Facebook account.
- Mary Facebook hesabını devre dışı bıraktı.
The thieves disabled the CCTV cameras inside the museum.
- Hırsızlar müzenin içindeki Kapalı Devre kameralarını devre dışı bıraktı.
Tom disabled Mary's video surveillance system.
- Tom, Mary'nin video gözetim sistemini devre dışı bıraktı.