O, hayatını Hindistan'daki hastaları tedavi etmeye adamak istiyor.
- He intends to devote his life to curing the sick in India.
Kendinizi göreve adamak zorundasınız.
- You have to devote yourself to the task.
O kendini kimya çalışmasına adadı.
- He devoted himself to the study of chemistry.
Emekli olduktan sonra, Teresa kendini yetimlerin bakımı için adamış.
- After retirement, Teresa devoted herself to caring for orphans.
They devoted their lives to following Jesus Christ.