devleşme

listen to the pronunciation of devleşme
Turkish - English
giantism
excessive largeness of stature
gigantism
excessive size; usually caused by excessive secretion of growth hormone from the pituitary gland
{i} hugeness, largeness; (Pathology) gigantism, disease characterized by abnormal growth of the body or limbs
dev
giant

His favorite baseball team is the Giants, but he also likes the Lions. - Onun favori beyzbol takımı Devler'dir, fakat o Aslanlar'ı da seviyor.

Giant pandas live only in China. - Dev pandalar sadece Çin'de yaşarlar.

dev
{s} huge

The huge tanker has just left the dock. - Dev tanker az önce rıhtımdan ayrıldı.

The experiment was a huge success. - Deney devasa bir başarıydı.

dev
goliath
dev
ogre
dev
monstrous
Dev
ogres
dev
supermassive
dev
colossus
dev
(dişi) giantess
dev
something that is huge
dev
giant, colossus; gigantic, monstrous, colossal
dev
kingsize
dev
colossal

What a colossal waste of time! - Ne devasa bir zaman kaybı!

A colossal earthquake ripped through the city. - Devasa bir deprem şehrin içinden yardırıp gitti.

dev
massy
dev
monster

It's a monster storm. - Dev gibi bir fırtına.

Layla thinks that dingoes are huge monsters. - Leyla dingoların devasa canavarlar olduğunu düşünüyor.

dev
titan
dev
person or thing of enormous size
dev
{s} cyclopean
devleşmek
to become gigantic
Turkish - Turkish
Devleşmek işi veya durumu
jigantizm
DEV
(Osmanlı Dönemi) şeytan, ifrit, cin.DE'V : Aldatmak, hud'a
Dev
(Osmanlı Dönemi) MÜSTETAB
Dev
(Osmanlı Dönemi) EHRAMEN
dev
Çok büyük, çok önemli
dev
Olağanüstü irilikte olan
dev
Olağanüstü irilikte olan: "Dev vücudu içinde bir genç kız hassasiyeti taşıyor."- Y. Z. Ortaç. Çok büyük, çok önemli
dev
Korkunç, çok iri ve olağanüstü güçlü masal yaratığı
devleşmek
Çok büyümek, irileşmek
devleşmek
Aşırı bir gelişme göstermek
devleşme
Favorites