device enabling a caver to avoid descending the cave

listen to the pronunciation of device enabling a caver to avoid descending the cave
English - Turkish

Definition of device enabling a caver to avoid descending the cave in English Turkish dictionary

hangover
akşamdan kalmışlık
hangover
{i} akşamdan kalma

Gerçekten kötü bir akşamdan kalmayım. - I have a really bad hangover.

hangover
(Tıp) asıntı
hangover
(deyim) akşamdan kalmalık
hangover
sonuç
hangover
mahmurluk

Mahmurluğun en kötü türü duygusal mahmurluktur. - The worst kind of hangover is emotional hangover.

hangover
{i} içki sersemliği

Onun korkunç bir içki sersemliği var. - He has a terrible hangover.

hangover
(önceki bir olaydan) kalmış şey
hangover
abanma
hangover
İçkiden meydana gelen baş ağrısı; geçmiş zamandan kalmış olma
hangover
içkiden meydana gelen baş ağrısı
hangover
{i} eski şey
hangover
geçmiş zamandan kalmış olma
hangover
{i} kalıntı

Tom ertesi gün acı bir kalıntı ile uyandı. - Tom woke up the next day with a painful hangover.

hangover
{i} içki mahmurluğu

İçki mahmurluğunu durduracak bir şey içmeliydim. - I should have drunk something that stops hangovers.

Robotlar iş yerinde harika, çünkü onların tuvalete ve yemek molalarına ihtiyacı yok, hastalanmazlar ya da işe bir içki mahmurluğu ile gelmezler. - Robots are great in the workplace, because they don't need toilet or meal breaks, don't get sick or come to work with a hangover.

hangover
önceden kalan şey
English - English
hangover
device enabling a caver to avoid descending the cave

    Hyphenation

    de·vice en·a·bling a ca·ver to a·void descending the cave

    Turkish pronunciation

    dîvays eneybılîng ı keyvır tı ıvoyd dîsendîng dhi keyv

    Pronunciation

    /dəˈvīs eˈnābələɴɢ ə ˈkāvər tə əˈvoid dəˈsendəɴɢ ᴛʜē ˈkāv/ /dɪˈvaɪs ɛˈneɪbəlɪŋ ə ˈkeɪvɜr tə əˈvɔɪd dɪˈsɛndɪŋ ðiː ˈkeɪv/
Favorites