Onlar yıkıcı kayıpları önlemek için küresel önlemlerin güçlendirilmesinin önemini doğruladılar.
- They confirmed the importance of strengthening global precautions in order to prevent devastating losses.
Kirliliğin bölgenin ekosistemine yıkıcı sonuçları oluyor.
- Pollution is bringing devastating consequences for the regional ecosystem.
Bu kesinlikle tahrip ediciydi.
- It was absolutely devastating.
İkinci Güneş Sistemi Savaşı ana gezegeni harap etti.
- The Second Solar System War devastated the home planet.
Katrina kasırgası New Orleans'ı harap etti.
- Hurricane Katrina devastated New Orleans.