I have no friends supporting me.
- Beni destekleyen hiçbir arkadaşım yok.
Millions of dollars have been spent trying to shore up the company.
- Şirketi desteklemeye çalışırken milyonlarca dolar harcandı.
In 1920, British astronomer Arthur Eddington proposed that the Sun and other stars are powered by nuclear reactions.
- 1920'de İngiliz astronom Arthur Eddington güneş ve diğer yıldızların nükleer reaksiyonlar tarafından desteklendiğini ileri sürdü.
No one is in favor of this proposal.
- Kimse bu öneriyi desteklemiyor.
He basically supported the free market system.
- O aslında serbest piyasa sistemini destekledi.
Many leaders supported the compromise.
- Birçok lider uzlaşmayı destekledi.
I made believe that I supported him.
- Onu desteklediğime inandırdım.
He has a wealthy supporter behind him.
- Arkasında zengin bir destekleyicisi var.
Tom seconded the motion.
- Tom hareketi destekledi.
Millions of dollars have been spent trying to shore up the company.
- Şirketi desteklemeye çalışırken milyonlarca dolar harcandı.
Thank you for supporting me.
- Beni desteklediğin için teşekkür ederim.
The author states his opinion supporting it with academic research.
- Yazar düşüncesini onu akademik araştırma ile destekleyerek belirtiyor.
I need to find someone to back up Tom's alibi.
- Tom'un mazeretini destekleyecek birini bulmalıyım.
Tom started to back up.
- Tom desteklemeye başladı.