Onun meşgul olduğu gerçeğine rağmen, o beni görmeye geldi.
- In spite of the fact that she was busy, she came to see me.
Tom çok parası olması gerçeğine rağmen iyi bir adam.
- Tom is a nice guy in spite of the fact that he has a lot of money.
... this despite the fact that he's now taller than me. ...