Jim ile hiç karşılaşmamış olmama karşın, ben hemen onu ayırt ederim.
- Though I had never met Jim, I could pick him out right away.
Kaybolma ihtimalimize karşın, yönleri yazmayı düşündüm.
- We thought we would write out the directions, in case you got lost.
Hava kötü olduğu halde geldi.
- He came even though the weather was bad.
Bay Smith, söz verdiği hâlde henüz dönmedi.
- Mr. Smith hasn't turned up yet though he promised to.
O, kötü havaya rağmen yine de geldi.
- She came even though the weather was bad.
Fakir olmasına rağmen, o yine de mutluydu.
- Though he was poor, he was nonetheless happy.
Fransızca öğrenmeye biraz ilgim var ama o zor değil mi? Hiç değil. İngilizceden 100 kat daha kolay! Gerçekten mi? Eh, en azından benim için öyle. Bunun nedeni senin ana dilin olması gerçi
- I've got a bit of interest in learning French, but isn't it hard? Not at all. It's 100 times easier than English! Really? Well, at least to me it is. That's because you're native though
Sen Meksikalı değil misin? Evet, gerçi şimdi Arjantin'de yaşıyorum.
- Aren't you Mexican? Yes, though now I live in Argentina.
Bir üniversite diplomasına sahip olsa da, Tom hademe olarak çalışır.
- Even though he has a college degree, Tom works as a janitor.
Komşum olsa da onu iyi tanımıyordum.
- Even though he is my neighbour, I did not know him well.
O zengin olmasına rağmen mutlu değil.
- Though he is rich, he is not happy.
Fakir olmasına rağmen, o mutluydu.
- Though he was poor, he was happy.