English - Turkish
Definition of depriveú in English Turkish dictionary
- take away
- götürmek
- take away
- paket yaptırıp götürmek
- take away
- ortadan kaldırmak
- take away
- alıp götürmek
- take away
- uzaklaştırmak
- take away
- çalmak
- take away
- çekmek (desteği)
- take away
- kaldırmak
- take away
- götür
Bu tabakları götür, lütfen.
-Take away these dishes, please.
Annem, yanlış davranırsam bir hafta boyunca bilgisayarı götüreceğini söyledi.
-Mom said if I misbehave, she'll take away the computer for a week.
- take away
- çıkarmak
- take away
- Müşterinin alıp götürdüğü paket yemek
- take away
- from: -e gölge düşürmek
- take away
- (birini, bir şeyi) (başka bir yere) götürmek
- take away
- from: (bir sayıyı) (başka bir sayıdan) çıkarmak
- take away
- (bir hakkı) elinden almak
- take away
- from: (birini, bir şeyi) (başka birinden, başka bir yerden) ayırmak
- take away
- from (birini/bir şeyi) (başka birinden/başka bir yerden) ayırmak
- take away
- (birini/bir şeyi) (başka bir yere) götürmek
Related Terms
English - English
Definition of depriveú in English English dictionary
- take away
- take away possessions from someone; "The Nazis stripped the Jews of all their assets"
- keep from having, keeping, or obtaining