I'm using this room as a storeroom.
- Ben bu odayı bir depo olarak kullanıyorum.
I forgot to lock the storeroom.
- Depoyu kilitlemeyi unuttum.
The shell fell into the ammunition depot, which provoked a series of explosions.
- Kabuk mühimmat depolarına düştü ve bir dizi patlamalar yarattı.
The shell fell into the ammunition depot, which provoked a series of explosions.
- Kovan mühimmat deposuna düştü ve bir dizi patlama yarattı.
We are the first nation to starve to death in a storehouse that's overfilled with everything we want.
- İstediğimiz her şey ile tıka basa dolu olan bir depoda açlıktan ölen ilk milletiz.
He has a great storehouse of knowledge about historical details but I seriously doubt that's of any use in life.
- Onun tarihsel ayrıntılar hakkında büyük bir bilgi deposu var fakat hayatta onun bir işe yaradığından cidden süphe duyuyorum.
Don't do that!!! There's a computer at the drug store.
- Onu yapmayın! İlaç deposunda bir bilgisayar var.
We are the first nation to starve to death in a storehouse that's overfilled with everything we want.
- İstediğimiz her şey ile tıka basa dolu olan bir depoda açlıktan ölen ilk milletiz.
Tom carried two boxes into the storage room.
- Tom depoya iki kutu taşıdı.
Don't forget to take my things out of storage!
- Eşyalarımı depodan çıkarmayı unutma.
Who was it that forgot to lock the door of the warehouse?
- Deponun kapısını kilitlemeyi unutan kimdi?
The enemy warships bombed our warehouses in the harbour.
- Düşman savaş gemileri limandaki depolarımızı bombaladı.
An Encyclopedia is a repository of knowledge and wisdom.
- Bir Ansiklopedi, bilgi ve bilgeliğin bir deposudur.
The town is supplied with water from a reservoir in the hills.
- Kasaba tepedeki bir depodaki su ile beslenir.
We'd like a deposit of $50.
- Biz 50 dolar depozito istiyoruz.
Do you require a security deposit?
- Bir güvenlik depozitosuna ihtiyacın var mı?
Please ask the secretary to stock the office supplies in the storage room.
- Lütfen sekreterden ofis malzemelerini, depo odasına stok etmesini isteyin.
When I filled my tank with gasoline this morning, it cost ¥135 per liter which is $6.55 per gallon.
- Bu sabah depomu benzinle doldurduğumda, litresi 135 yene mal oldu yani galonu 6.55 dolar.
I can drive to Boston and back on one tank of gas.
- Bir depo benzinle Boston'a gidip gelebilirim.