Sigara içmenin zararlı olduğu gerçeğini inkar etmek yok.
- There is no denying the fact that smoking is harmful.
Çalışan ailelerin çocukları için kaliteli bir eğitimi inkar etmek çalışan aileler için sağlık hizmetlerini ya da çocuk bakımını inkar etmek kadar yanlıştır.
- Denying a quality education to the children of working families is as wrong as denying health care or child care to working families.
İsteğini reddetmek zorundayım.
- I have to deny your request.
Açık olanı reddetmek aptalca.
- Denying the obvious is stupid.
O, hikayeyi yalanlamak için acele etti.
- She hastened to deny the story.
Senin rican reddedildi.
- Your request is denied.
Tom'un girişi reddedildi.
- Tom was denied entry.
Bunu reddetmeyeceğim.
- I'm not going to deny it.
Buradaki hiç kimse onu reddetmiyor.
- Nobody here is denying that.
Bunu inkar etmeye çalışma.
- Don't try to deny it.
Boşuna inkar etmeyin.
- Don't bother to deny it.