degree of hotness or coldness; abnormally high body temperature, fever

listen to the pronunciation of degree of hotness or coldness; abnormally high body temperature, fever
English - Turkish

Definition of degree of hotness or coldness; abnormally high body temperature, fever in English Turkish dictionary

temperature
{i} sıcaklık

Kesin sıcaklık 22.68 derece Celsiustur. - The exact temperature is 22.68 degrees Celsius.

Fahrenheit, termometreyi bulan Alman bir mucittir. Aynı zamanda onun ismi bir sıcaklık birimine verilmiştir. - Fahrenheit is a German inventor who invented the thermometer. At the same time, his name is given to a unit of temperature.

temperature
{i} ateş

Her altı saatte ateşimi ölçtüm. - I took my temperature every six hours.

Bir hemşire ateşimi ölçtü. - A nurse took my temperature.

temperature
{i} ısı derecesi, derece: Yesterday Istanbul had a high temperature of 35°C. Dün İstan- bul'daki en yüksek sıcaklık 35°C idi
temperature
temperatür
temperature
yüksek vücut ısısı
temperature
insan vücudunun ısı derecesi
temperature
{i} hararet
temp
geçici sekreter
temperature
sıcaklık derecesi
temp
geçici

Onlar bunun sadece geçici olduğunu söylediler. - They said this was just temporary.

Geçici olarak tamir edebilir misin? - Can you fix it temporarily?

temp
geçici olarak çalışmak (verb)temporary (geçici) kelimesinin kısaltılmış hali
temperature
(Tıp) Suhunet, ısı, hararet, sıcaklık veya soğukluk derecesi
temperature
(Tıp) Vücudun hareket derecesi
temp
geçici personel
temp
in the time of
temperature
normal temperature normal vücut ısısı
temperature
sühunet
temperature
temperature curve belirli bir süre içindeki ısı değişikliğini gösteren eğri
English - English
{i} temperature
{i} temp
degree of hotness or coldness; abnormally high body temperature, fever

    Hyphenation

    de·gree of hot·ness or coldness; ab·nor·mal·ly high bo·dy temperature, fe·ver

    Pronunciation

Favorites