defraud, cheat, deceive, con

listen to the pronunciation of defraud, cheat, deceive, con
English - Turkish

Definition of defraud, cheat, deceive, con in English Turkish dictionary

swindle
sövüşlemek
swindle
parasını çarpmak
swindle
kazık atmak
swindle
kafeslemek
swindle
sahtekarlık yapmak
swindle
{f} dolandır

Tom Mary'nin tüm tasarruflarını dolandırdı. - Tom swindled Mary out of all her savings.

Bizim toplumumuzda, hem onurlu insanlar hem de dolandırıcılar vardır. - In our society, there are both honorable people and swindlers.

swindle
dolandırıcılık
swindle
(fiil) dolandırmak, hile yapmak, hile ile almak, tokatlamak
swindle
{f} tokatlamak
swindle
{f} hile ile almak
swindle
swindlerdolandırıcı
swindle
{f} hile yapmak
swindle
dolandırıcılık etmek
swindle
{i} dalavere
swindle
{i} üçkâğıt

O üçkağıtçı biri olmalı. - She must be a swindler.

swindle
{i} dolandırma
English - English
{f} swindle
defraud, cheat, deceive, con
Favorites