Yasayı bilmemek bir savunma gerekçesi olarak kabul edilmez.
- Ignorance of the law is not accepted as a defence.
Savunma avukatı onun beraatini güvenceye almak için Tom adına elinden geleni yaptı.
- The defence attorney did his best on behalf of Tom to secure his acquittal.
Almanların güçlü savunmaları vardı.
- The Germans had strong defenses.
İddialara göre o onu kendini savunmak için öldürdü.
- She allegedly killed him in self defense.
Amerikan futbolunda defansın belirli bir işi var.
- In American football the defense has a specific job.
Tom kendini korumak için Mary'yi vurduğunu iddia ediyor.
- Tom claims he shot Mary in self defense.
Save breed, to brave him when he takes thee hence.
Against thy reasons making no defence.
Department of Defense.