He cheated death many times on the battlefield.
- Savaş alanında defalarca kefeni yırttı.
This time, it looks like it is me who is wrong.
- Bu defa hatalı olan benim gibi görünüyor.
Tom didn't need to look at the menu because he'd been to that restaurant many times before.
- Tom'un menüye bakmasına gerek yoktu çünkü daha önce o restoranda defalarca bulunmuştu.
The movie star ate crow many times because of all the thoughtless things she said.
- Film yıldızı söylediği bütün düşüncesiz şeylerden dolayı hatasını kabul etmekte defalarca zorlandı.
This time, he got results.
- Bu defa sonuçları aldı.
This time, it looks like it is me who is wrong.
- Bu defa hatalı olan benim gibi görünüyor.
The plane circled the airport twice after taking off.
- Uçak havalandıktan sonra havaalanı etrafında iki defa dolandı.
You don't have to tell Tom twice to do something.
- Bir şeyi yapmak için Tom'a iki defa söylemek zorunda değilsin.
You must not forget to write to your parents at least once a month.
- En azından ayda bir defa anne babana yazmayı unutmamalısın.
I remember you appeared on television once.
- Senin bir defa televizyona çıktığını hatırlıyorum.