deeply upset, greatly distressed; stunned; offended

listen to the pronunciation of deeply upset, greatly distressed; stunned; offended
English - Turkish

Definition of deeply upset, greatly distressed; stunned; offended in English Turkish dictionary

shocked
şoke olmak
shocked
sarsılmak
shocked
şoklanmış
shocked
kanı donmak
shocked
beyninden vurulmuşa dönmek
shocked
cin çarpmışa dönmek
shocked
çarpılmış
shocked
{f} sars

Tom biraz sarsılmış görünüyordu. - Tom looked a little shocked.

Kalabalık sarsılmış görünüyordu. - The crowd looked shocked.

shocked
çarpilmis
shocked
aklı durmak
shocked
sars(mak)
shocked
{s} şaşkına dönmüş
shocked
{s} sarsılmış

Gerçekten sarsılmıştım. - I was really shocked.

Herkes sarsılmış görünüyordu. - Everyone looked shocked.

English - English
{s} shocked
deeply upset, greatly distressed; stunned; offended
Favorites