declivity; the descent of land or a hill; a slope

listen to the pronunciation of declivity; the descent of land or a hill; a slope
English - Turkish

Definition of declivity; the descent of land or a hill; a slope in English Turkish dictionary

fall
{i} dökülme

Saçınız dökülmeye başlayacaktır. - Your hair will start to fall out.

fall
{i} yağış
fall
vurmak (piyango)
fall
aşağıya düşmek
fall
karanlık basmak
fall
sıyrılmak
fall
sonbahar

Ağaçların yaprakları sonbaharda sarıya döner. - The leaves of the trees turn yellow in fall.

İlkbaharı sonbahara tercih ederim. - I prefer spring to fall.

fall
düşme

Gökkubbe onun üzerine düşmesin. - May the firmament not fall upon him.

İpi sıkıca tuttum böylece düşmedim. - I held on to the rope tightly so I wouldn't fall.

fall
yıkılmak
fall
düşüş göstermek
fall
aza

Anadili olarak konuşan kişi sayısı 10'dan aza düştüğünde bir dil ölü olarak kabul edilir. - A language is considered dead when the number of native speakers falls to less than 10.

Bay Jones ders esnasında uyuduğum için beni azarladı. - Mr. Jones reprimanded me for falling asleep during class.

fall
{f} kötü yola düşmek
fall
{i} eğim
fall
tesadüf etm
fall
{i} ucuzlama
fall
eksilmek
fall
{f} çökmek
fall
{f} ucuzlamak
fall
{f} oturmak (lâf)
fall
{i} tuş
English - English
fall
declivity; the descent of land or a hill; a slope
Favorites