Search
Translation
Games
Programs
Sign up
Log In
Settings
Blog
About Us
Contact us
Account
Log In
Sign up
Settings
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
dayatma
Turkish - English
Definition of
dayatma
in Turkish English dictionary
Enforcement (of an idea)
insistence
cause to lean
insisting
Related Terms
dayatmak
impose
dayatmak
cause to lean
dayatmak
insist
dayatmak
{f}
exact
dayatmak
to have (someone) lean (something) (against a surface)
dayatmak
to lean (one thing) against (another)
dayatmak
to cause to lean; to insist (on)
dayatmak
stick out
dayatmak
obstinately to insist, be obstinately insistent, be obstinate
dayatmak
jib
Turkish - Turkish
Definition of
dayatma
in Turkish Turkish dictionary
Dayatmak işi, empoze etme
Dayatmak işi, empoze etme: "Motorlu birlikler bu memleketi, hiçbir dayatmaya uğramaksızın işgal ediverince hayretten donakaldı."- Y. K. Karaosmanoğlu
Related Terms
dayatmak
Empoze etmek
dayatmak
Dayama işini yaptırmak
dayatmak
Kendi istediğini yaptırmakta direnmek
dayatmak
Başkasının isteğine karşı koymak
dayatmak
Kendi istediğini yaptırmakta direnmek: "Ertesi gün dayattı, ben onu almam diye."- H. Taner
dayatma
Hyphenation
da·yat·ma
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
History
dayatma
alışveriş işlerinin yapıldığı veya düzen..
k.dili. öldürmek, işini bitirmek
süt annelik yap
escaped prisoner, one who has escaped fr..
paralel olma durumu, koşutluk
bus , path , way
More...
Clear
Favorites
More...
Clear