dayısı

listen to the pronunciation of dayısı
Turkish - English
uncle
an older male African-American person
A brother or brother-in-law of someone’s parent
A pawnbroker
the brother of your father or mother; the husband of your aunt
{i} brother of one's parent; husband of one's aunt; informal title for an older man (especially a friend of the family); pawnbroker (Slang)
Someone's uncle is the brother of their mother or father, or the husband of their aunt. My uncle was the mayor of Memphis A telegram from Uncle Fred arrived
A source of advice, encouragement, or help
A brother or brother-in-law of someone's parent
el tio; aunts and uncles, los tios
tonton, monnonk
Usually the term used to describe the anchor player on a team that had a chance to "stick" a teammate with a beer frame, but did not strike The anchor is said to be an "uncle" of the other player See "cousin"
An eldery man; used chiefly as a kindly or familiar appellation, esp
May signify an actual uncle, note your feelings about the relationship A less familiar male aspect of self
the brother of your father or mother; the husband of your aunt a source of help and advice and encouragement; "he played uncle to lonely students
A close male friend of the parents of a family
Southern U
The brother of one's father or mother; also applied to an aunt's husband; the correlative of aunt in sex, and of nephew and niece in relationship
dayı
{i} uncle

My uncle has three children. - Dayımın üç çocuğu var.

I've been living with my uncle for a month. - Bir aydır dayımla yaşıyorum.

dayısı dümende olmak
slang to have an influential friend
dayı
maternal uncle; dey; swaggerer
dayı
friend at court
dayı
protector
dayı
roughneck
dayı
bully

Sami was bullying Layla. - Sami, Leyla'ya dayılanıyordu.

Dayı
vanya
dayı
hist. dey
dayı
slang bully
dayı
(Konuşma Dili) influential friend
dayı
rowdy
dayı
swagger
dayı
slang policeman, cop, fuzz
dayı
maternal uncle, mother's brother; protector, backer; bully, roughneck
dayı
maternal uncle, mother's brother
dayı
rapscallion
dayı
{i} swaggerer
dayı
{i} dey
dayı
maternal uncle
mahkemede dayısı olmak
to have a friend at court, have a friend who holds an important position
Turkish - Turkish

Definition of dayısı in Turkish Turkish dictionary

Dayı
(Osmanlı Dönemi) HÂL
DAYI
(Osmanlı Dönemi) Annenin erkek kardeşi
DAYI
(Osmanlı Dönemi) Tunus ve Cezayir'in, Osmanlı idaresinde bulunduğu sıralarda buraları Osmanlılara tâbi olarak idare eden kimselere verilen ünvan
dayı
Bir kimsenin kayırıcısı olan, sözü geçer kimse: "Bunların çok bariz olan bir tarafı da, siyasi dayıları sık sık değiştirmeleridir."- P. Safa
dayı
Yaşlı erkeklere seslenme sözü olarak kullanılır
dayı
Osmanlı İmparatorluğu döneminde Tunus, Cezayir ve Trablusgarp'ta seçimle başa getirilen yönetici
dayı
Bir kimsenin kayırıcısı olan, sözü geçer kimse
dayı
Annenin erkek kardeşi
dayı
Cesur, yiğit
dayı
Yaşlı erkeklere bir seslenme sözü: "O kadarcık okumaktan kanun anlaşılsa, avukata ekmek mi kalırdı, dayı?"- S. F. Abasıyanık
dayısı
Favorites