Bizi izleyen birini görmedim.
- I didn't see anybody following us.
O, arkasında izleyen köpeği ile yürüyüşe çıktı.
- He went out for a walk, with his dog following behind.
Lütfen beni izlemeyi durdurur musun?
- Would you please stop following me?
Tom birinin kendisini izleyip izlemediğini görmek için omzunun üzerinden baktı.
- Tom looked over to his shoulder to see if anyone was following him.
Aşağıdaki malzemelere ihtiyacım var.
- I need the following items.
Aşağıdaki cümleleri Japoncaya çevir.
- Translate the following sentences into Japanese.
Tom'un bizi izlemeyi bırakmasını istedim.
- I asked Tom to stop following us.
Demografik verileri izleyerek, hükümet doğum oranını teşvik edecek bir politika benimsemek zorunda kalmıştı.
- Following the demographic data, the government was obliged to adopt a policy that would stimulate birth rate.
Tom ve Mary, ertesi hafta yine orada buluşmak için karar verdi.
- Tom and Mary decided to meet there again the following week.
Tom pazartesi günü geldi ve ertesi gün eve geri gitti.
- Tom came on Monday and went back home the following day.
Fırtınadan sonra şehrin bazı kısımları afet alanı gibiydi.
- Parts of the city looked like a disaster zone following the storm.
Daha sonraki adımlar nelerdir?
- What are the following steps?
Following the meeting, we all had a chat.
He had a loyal following.
See the following section.
The following wind sped us on our way.