Tom should be locked up forever.
- Tom daima kilitlenmeli.
We will be best friends forever.
- Biz daima en iyi arkadaşlar olacağız.
You've always helped me.
- Bana daima yardım ettin.
Football is a simple game. 22 men chase a ball for 90 minutes, and at the end the Germans always win.
- Futbol basit bir oyundur. 22 kişi bir topun peşin koşar ve sonunda da daima Almanlar kazanır.
Nothing is ever secure.
- Hiçbir şey daima güvende değildir.
Layla carried that gun with her at all times.
- Leyla yanında daima o silahı taşıyordu.
The Russians copy the French ways, but always fifty years later.
- Ruslar Fransız yollarını kopyalar, ancak daima elli yıl sonra.
I constantly talk to myself.
- Daima kendi kendime lakırdı ederim.