daily newspaper; servant who works daily

listen to the pronunciation of daily newspaper; servant who works daily
English - Turkish

Definition of daily newspaper; servant who works daily in English Turkish dictionary

daily
{f} günlük olarak

Günlük olarak egzersiz yapmak son derece önemlidir. - It is extremely important to exercise daily.

Bana günlük olarak hangi ilacı aldığını söyler misin? - Can you tell me which medication are you taking daily?

daily
gündelikçi/günlük gazete
daily
geçim
daily
yevmi
daily
daily double at yarışlalarında çifte bahis
daily
(adj.) günlük
daily
maişet
daily
rızk
daily
her gün

Trafik kazaları her gün olur. - Traffic accidents happen daily.

Her gün İngilizce konuşuyorum. - I speak English daily.

daily
günlük gazete

Bu bir günlük gazetedir. - This is a daily newspaper.

Günlük gazete dünya'nın sorunlarını kahvaltı masasına getirir. - The daily newspaper brings the world's problems to the breakfast table.

daily
(pazar hariç) her gün çıkan gazete
daily
{s} gündelik
daily
(zarf) her gün, günden güne, her geçen gün
daily
{i} İng. gündelikçi (hizmetçi)
daily
{s} günlük

Bana günlük yaşantından bahset. - Tell me about your daily life.

Monoton günlük yaşantısı yüzünden bunalmış gibi görünüyor. - He seems to be oppressed by his monotonous daily life.

daily
{i} gündelik gazete
daily
{s} gündelik, günlük. z. her gün
English - English
{i} daily
daily newspaper; servant who works daily
Favorites