düzineler

listen to the pronunciation of düzineler
Turkish - English
dozens

He has dozens of books about Japan. - Onun Japonya hakkında düzinelerce kitabı var.

He has dozens of English books. - Onun düzinelerce İngilizce kitapları var.

plural form of dozen
A large number
{i} many (for example: "I have told you dozens of times"); large amount of number, very many (as in "I have made dozens [many] new friends")
plural of dozen
a large number or amount; "made lots of new friends"; "she amassed a mountain of newspapers"
düzine
dozen

She bought two dozen eggs. - O, iki düzine yumurta satın aldı.

I bought two dozen pencils. - İki düzine kalem satın aldım.

düzine
1.dozen
düzine
(Ticaret) gross
düzine
many, dozens (of)
düzine
dozen of
Turkish - Turkish

Definition of düzineler in Turkish Turkish dictionary

DÜZİNE
(Osmanlı Dönemi) On iki parçadan ibaret takım
düzine
Aynı cinsten olan nesnelerin on iki tanesinin bir arada olması
düzine
Çok
düzineler
Favorites