Corporate bankruptcies continued at a high level last month.
- Şirket iflasları geçen ay yüksek bir düzeyde devam etti.
I agree on an emotional level, but on the pragmatic level I disagree.
- Duygusal bir düzeyde katılıyorum ama pragmatik düzeyde katılmıyorum.
Cars with AWD stand out on slippery and wet surfaces.
- Dört çekerli arabalar kaygan ve ıslak düzeylerde direnebilir.
She holds a senior position in the government.
- O hükümette üst düzey bir konuma sahiptir.
He holds a senior position in the government.
- O, hükümette üst düzey bir konuma sahiptir.