Correct me if I am wrong.
- Eğer yanlış yaparsam beni düzelt
Shishir has been correcting a lot of sentences lately.
- Shishir son zamanlarda bir sürü cümle düzeltmektedir.
Some bugs were fixed.
- Bazı yanlışlar düzeltildi.
How do I fix the volume?
- Ben sesi nasıl düzeltebilirim?
Are you saying you can't fix it?
- Onu düzeltemeyeceğini mi söylüyorsun?
Do you think you can fix it?
- Onu düzeltebileceğini düşünüyor musun?
Thank you for correcting this mistake.
- Bu hatayı düzelttiğiniz için teşekkür ederim.
Why are you correcting this text?
- Bu metni neden düzeltiyorsunuz?
I would like to have my teeth straightened.
- Dişlerimi düzeltmek istiyorum.
I can't straighten out my back.
- Sırtımı düzeltemiyorum.
It'll take about a week to straighten out my affairs.
- İşlerimi düzeltmek yaklaşık bir hafta alacak.
I can't straighten out my back.
- Sırtımı düzeltemiyorum.
Your soil is in need of amending.
- Sizin toprağınızın düzeltilmeye ihtiyacı var.
They amended the document.
- Onlar dokümanı düzelttiler.
I had my composition corrected by Mr. Jones.
- Kompozisyonumu Bay Jones'a düzelttirdim.
I had my composition corrected by the teacher.
- Kompoziyonumu öğretmene düzelttirdim.
Tom did a good job proofreading Mary's rough draft.
- Tom, Mary'nin taslağını düzelterek iyi bir iş yaptı.
Tom did a good job proofreading my paper.
- Tom benim evrakımı düzelterek iyi bir iş yaptı.
Put your books in order.
- Kitaplarınızı düzeltin.
Have you been adopting sentences in order to correct them?
- Onları düzeltmek için cümleleri benimsiyor musun?