You people are urged to drop the earthly impulse.
- Siz insanlar dünyevi dürtüleri düşürmeye çağrılmaktadır.
Paris during the Indian summer is an earthly heaven.
- Pastırma yazı sırasında Paris dünyevi bir cennettir.
All this worldly wisdom was once the unamiable heresy of some wise man.
- Bütün bu dünyevi bilgelik bir zamanlar herhangi bir bilge adamın sevimsiz sapıklığıydı.
I have spoken to you of earthy things.
- Seninle dünyevi şeyler hakkında konuştum.
Petrichor - (noun) the earthy scent when rain falls on dry soil; the smell of earth after rain.
- Petrichor - kuru toprağa yağmur düştüğünde dünyevi koku; yağmurdan sonra toprak kokusu.