If this is the best of all possible worlds, what are the others like?
- Bu bütün olası dünyaların en iyisi ise diğerleri nasıldır?
You and I come from different worlds.
- Sen ve ben farklı dünyalardanız.
He has many enemies in the political world.
- Politik dünyada pek çok düşmanı var.
Windows is the most used operating system in the world.
- Dünyada en çok kullanılan işletim sistemi Windows'tur.
They know the importance of protecting the earth.
- Dünyayı korumanın önemini biliyorlar.
Were the earth to stop revolving, what do you suppose would happen?
- Dünya dönmeyi durdursa,ne olacağını tahmin edersin?
A lot of people want peace all over the world.
- Dünyanın her yerinde çok sayıda insanlar barış istiyorlar.
The world is full of dumb people.
- Dünya aptal insanlarla dolu.
Sometimes it seems to me as though everybody in the world speaks English.
- Bazen bana dünyadaki herkes İngilizce konuşuyormuş gibi geliyor.
If everybody were me, the world would be a much better place.
- Herkes benim gibi olsaydı dünya çok daha iyi bir yer olurdu.
The equator divides the globe into two hemispheres.
- Ekvator dünyayı iki yarımküreye böler.
Moving money and technology from one side of the globe to the other is not enough.
- Parayı ve teknolojiyi dünyanın bir tarafından diğerine taşımak yeterli değildir.
Without music the world is a vale of tears.
- Müziksiz dünya çile dünyasıdır.