Waseda tied Keio in yesterday's game.
- Waseda dünkü oyunda Keio ile berabere kaldı.
I will clean up yesterday's work.
- Dünkü işi bitireceğim.
The patient is much the same as yesterday.
- Hasta dünkü durumuyla hemen hemen aynı.
It's windier today than it was yesterday.
- Hava bugün dünkünden daha rüzgarlı.
I helped my father yesterday.
- Dün babama yardım ettim.
Yesterday was my seventeenth birthday.
- Dün onyedinci doğumgünümdü.
In the past the world was thought to be flat.
- Geçmişte dünya düz olarak düşünüldu.
Yesterday I baked pastries with mushrooms.
- Dün Mantarlı hamur işleri pişirdim.
I saw you yesterday at the funeral.
- Seni dün cenaze töreninde gördüm.
Tom called me yesterday at nine in the morning.
- Tom beni dün sabah saat dokuzda aradı.