I think he is a doctor.
- Onun bir doktor olduğunu düşünüyorum.
I think it'll rain today.
- Bugün yağmur yağacağını düşünüyorum.
Every time I hear that song, I think of my high school days.
- O şarkıyı duyduğum her zaman,lise günlerimi düşünürüm.
You can't expect me to always think of everything!
- Her zaman her şeyi düşünmemi bekleyemezsin.
This is different from what I thought.
- Bu düşündüğümden farklı.
Words express thoughts.
- Kelimeler düşünceleri ifade eder.
Tom was probably pondering something.
- Tom galiba bir şeyler düşünüp duruyordu.
We all pondered over what had taken place.
- Hepimiz ne olduğunu düşünüp taşındık.
Tom was probably pondering something.
- Tom galiba bir şeyler düşünüp duruyordu.
I can not hear that song without thinking of my high school days.
- Lise günlerimi düşünmeden o şarkıyı dinleyemem.
The confused mind is the mind that, thinking something over, congeals in one place.
- Karışık akıl, bir şeyi aşırı düşünen, bir yerde pıhtılaşan akıldır.
He contemplated taking a trip to Paris.
- Paris'e bir gezi yapmayı düşündü.
When I contemplate the sea, I feel calm.
- Denizi düşündüğümde, sakin hissediyorum.
He meditated for two days before giving his answer.
- Cevabını vermeden önce iki gün boyunca düşündü.
I'm trying to meditate.
- Düşünmeye çalışıyorum.
Do you think that was deliberate?
- Onun kasıtlı olduğunu düşünüyor musun?
The jury deliberated for three days.
- Jüri üç gün boyunca düşündü.
I have no idea what that guy is thinking.
- Bu adamın ne düşündüğü hakkında hiçbir fikrim yok.
We all consider your idea to be impractical.
- Hepimiz senin fikrinin kullanışsız olduğunu düşünüyoruz.
It is worthwhile considering what it is that makes people happy.
- İnsanları mutlu eden şeyin ne olduğunu düşünmeye değer.
I'm considering going with them.
- Onlarla gitmeyi düşünüyorum.
Tom considered his options.
- Tom seçeneklerini düşündü.
Tom considered working for our company, but decided not to.
- Tom bizim şirketimiz için çalışmayı düşündü, fakat yapmamaya karar verdi.