He is studying the origin of jazz in America.
- O, cazın Amerika'daki doğuşunu araştırıyor.
The school put on a Nativity play.
- Okul bir Doğuş oyununu sahneye koydu.
Tom's grandchildren were playing with the nativity set figures.
- Tom'un torunları, doğuştan gelen figürlerle oynamaktaydı.
Today in the morning, I have seen the birth of a butterfly.
- Bugün sabah bir kelebeğin doğuşunu gördüm.
She has been blind from birth.
- O, doğuştan görme özürlüdür.
The death of her husband was her rebirth.
- Kocasının ölümü onun yeniden doğuşuydu.
No one can have three different birth dates.
- Hiç kimsenin üç farklı doğum tarihi olamaz.
My water broke on the evening of the predicted birth date.
- Önceden belirlenen doğum tarihinin akşamında suyum kesildi..
If I were to be born a second time, I would like to be Canadian.
- Ben ikinci kez doğacak olsam Kanadalı olmak isterim.
A sure method to be rich is to be born rich.
- Zengin olmak için kesin bir yöntem, zengin doğmuş olmaktır.
Today is June 18th and it is Muiriel's birthday!
- Bugün Haziran'ın 18'i ve bugün Muiriel'in doğum günü!
Yesterday was my seventeenth birthday.
- Dün onyedinci doğumgünümdü.