Çok sayıda eski gelenek yavaş yavaş ortadan kalkıyor.
- Many old customs are gradually dying out.
Japonya'da iyi hizmet için bahşiş vermek geleneksel değildir.
- In Japan it is not customary to tip for good service.
Görenek nesilden nesile devredildi.
- The custom was handed down from generation to generation.
Alman gelenek ve görenekleri hakkında benden daha çok biliyorsun.
- You know more than I do about German customs and traditions.
Tüm insanlar arkadaş olabilir, dilleri ve adetleri farklı olsa bile.
- All people can become friends, even if their languages and customs are different.
Bu eski bir Amerikan âdeti.
- That's an old American custom.
Hiç böyle garip bir alışkanlık duydunuz mu?
- Did you ever hear of such a strange custom?
Gümrük memurları bütün gemiyi araştırdılar.
- The customs officials searched the whole ship.
Gümrük memurları kutuları inceledi.
- The customs officials examined the boxes.
Onlar bizim törelerimize henüz alışkın değil.
- They are not used to our customs yet.
Hiç sipariş üzerine yapılmış bir şey yedin mi?
- Have you ever had anything custom made?
Onlar bizim törelerimize henüz alışkın değil.
- They are not used to our customs yet.
Müşteri, gösterdiğim her şeyi reddetti.
- The customer rejected everything that I showed her.
Bugün az müşteri var.
- There are few customers today.
Yıl sonu hediyeleri gönderme Japonya'ya özgü geleneklerden biridir.
- Sending year-end gifts is one of the customs peculiar to Japan.
Evlilik gelenekleri ülkelere göre değişir.
- Marriage customs differ by country.
Kablolar ısmarlamaydı.
- The cables were custom-made.
Gümrük memurları bütün gemiyi araştırdılar.
- The customs officials searched the whole ship.
Bir gümrük beyanı gereklidir.
- A customs declaration is required.
Kuzey Amerika'da işler, Her zaman müşteri haklıdır. prensibi ile yapılır.
- In North America, business operates on the customer is always right principle.
Bugün bir müşteri bekliyorum.
- I'm expecting a customer today.
Hiç sipariş üzerine yapılmış bir şey yedin mi?
- Have you ever had anything custom made?
Tüm insanlar arkadaş olabilir, dilleri ve adetleri farklı olsa bile.
- All people can become friends, even if their languages and customs are different.
Dünün ahlak bozuklukları yarının adetleridir.
- Yesterday's vices are tomorrow's customs.
Onlar bizim törelerimize henüz alışkın değil.
- They are not used to our customs yet.
Köpeklere gelince, müşteriler onları bu mağazaya getiremiyebilirler.
- As for dogs, customers may not bring them into this store.
Erken ilkbahardı, bu yüzden çok sayıda müşteri yoktu.
- It was early spring, so there weren't many customers.
Yıl sonu hediyeleri gönderme Japonya'ya özgü geleneklerden biridir.
- Sending year-end gifts is one of the customs peculiar to Japan.
Birçok eski gelenekler yavaş yavaş ortadan kayboluyorlar.
- Many old customs are gradually dying out.
On a bridge he custometh to fight. Edmund Spenser.
My feet are as big as powerboats, so I need custom shoes.
A custom More honored in the breach than the observance. Shakespeare.
Every person who passes by is a potential customer.
The Ancient Egyptian culture had many distinctive and interesting beliefs and customs.
... It's also showing me that I have a custom tablet layout to ...
... Its precision engineered with the best custom components ...