Polis Mary'nin mahkeme salonuna girmesine izin vermeyi reddetti.
- The policeman refused to allow Mary into the court room.
Tom ve avukatı sadece birkaç dakika önce birlikte mahkeme salonunu terk ettiler.
- Tom and his lawyer left the courtroom together just a few minutes ago.
Tom polis memurları tarafından çevrilmiş mahkeme salonuna yürüdü.
- Tom walked into the courtroom, surrounded by police officers.
Muhabirler Tom mahkeme salonunu terk eder etmez sorular sormaya başladı.
- The reporters started asking Tom questions as soon as he left the courtroom.
Tom ve avukatı sadece birkaç dakika önce birlikte mahkeme salonunu terk ettiler.
- Tom and his lawyer left the courtroom together just a few minutes ago.