Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
Tom iş için uygun çocuktur.
- Tom is the proper boy for the job.
Uygun şekilde kullanılırsa, belirli zehirler yararlı olacaktır.
- Properly used, certain poisons will prove beneficial.
Oğlum henüz doğru olarak toplama yapamıyor.
- My boy can't do addition properly yet.
Eğer anlıyorsan, öyleyse onu doğru dürüst yap.
- If you understand, then do it properly.
Dişini doğru dürüst fırçalıyor musun?
- Are you brushing your teeth properly?
Aptal numarası yapma. Soruma doğru dürüst cevap ver.
- Don't play dumb. Answer my question properly!
Bazen iyice anlamak için hata yapmalısın.
- Sometimes you should sometimes make a mistake to be properly understood.