Biri diğerinden çok daha canlı olduğundan, orijinal ve kopya kolayca ayırt edilirler.
- The original and the copy are easily distinguished since the one is much more vivid than the other.
Nihayi ürünün bir kopyasını göndermek şartıyla bizim yazılımı dahil etmeniz için iznimiz var.
- You have our permission to include our software on condition that you send us a copy of the final product.
Uzun bir bekleyişten sonra, ona kimlik olarak onun doğum belgesinin onaylı bir nüshasını alması gerektiği söyleniyor.
- After a long wait in line, she was told she should get a certified copy of her birth certificate as identification.
Tom ödevimi kopyalamak istedi.
- Tom wanted to copy my homework.
Kopyalamak hırsızlık değildir.
- Copying is not theft.
Kopya çekmektense başarısız olmayı tercih ederim.
- I would rather fail than copy.
Bu programı bilgisayarınıza kopyalayın.
- Copy this program on your computer.
Lütfen bu sayfayı kopyalayın.
- Please copy this page.
Please copy these reports for me.
That handbag is a copy. You can tell because the buckle is different.
Please bring me the copies of those reports.
Have you seen the latest copy of Newsweek yet?.
First copy the files, and then paste them in another directory.
... drive and it would have a copy of everything. So I--. To pretend that when I copy, it's ...
... given a copy of it to work with. ...