conventional, habitual

listen to the pronunciation of conventional, habitual
English - Turkish
Alışılmış geleneksel
customary
alışılmış
customary
{s} alışılagelmiş
customary
{s} adetler gereğince
customary
{s} alışılmış, âdet olan, mutat
customary
(Kanun) örfe tabi
customary
(Kanun) adetten
customary
(Kanun) örf ve adet gereğince
customary
(Ticaret) teamüli
customary
adi
customary
geleneksel

Hanuka bayramı sırasında dört taraflı dönen top ile oynamak gelenekseldir. - During the feast of Hanukkah it is customary to play with a four sided dreidel.

Bay ve bayan garsonların ilk isimlerini kullanarak kendilerini tanıtması gelenekseldir. - It's customary for waiters and waitresses to introduce themselves using only their first names.

customary
adetten olan
English - English
{s} customary
conventional, habitual
Favorites