Anlamıyorum. Niye hep onunla takılıyorsun?
- I don't understand. Why do you hang out with her all the time?
Tom ve ben hep kavga ederiz.
- Tom and I fight all the time.
Bill her zaman dürüsttür.
- Bill is honest all the time.
The New York Times onun galerisini her zaman eleştirir.
- The New York Times reviews her gallery all the time.
Tom, onlar ilkokuldayken, sürekli Mary'ye sataşırdı.
- Tom used to pick on Mary all the time when they were in elementary school.
Sürekli burnumu temizlemek zorundayım.
- I have to blow my nose all the time.