consisted of

listen to the pronunciation of consisted of
English - Turkish
mürekkep
-den oluşmak
consist of
oluşmak

Vergiler doğrudan vergiler ve dolaylı olanlardan oluşmaktadır. - Taxes consist of direct taxes and indirect ones.

consist of
meydana gelmek
consist of
-den meydana gelmek
consist of
-den oluşmak
consist of
teşekkül etmek
consist of
-den ibaret olmak
consist of
saymak
consist of
teşekkül
consist of
ihtiva etmek
consist of
hesaba katmak
consist of
kabul etmek
consist of
dikkate almak
consisted
oluşmuş

The Beatles, dört müzisyenden oluşmuştur. - The Beatles consisted of four musicians.

consisted
oluşan
consist of
oluş

Vergiler doğrudan vergiler ve dolaylı olanlardan oluşmaktadır. - Taxes consist of direct taxes and indirect ones.

Sağlıklı bir kahvaltı neyden oluşmalı. - What should a healthy breakfast consist of?

consist of
ibaret olmak
consist of
bağlı olmak
consist of
dayanmak
consist of
kapsamak
consisted
oluş(mak)
consist of
(İnşaat) -ile oluşmak
consisted
oluş

Bu çalışmadaki hastalar, 30 erkek ve 25 kadından oluşmaktadır. - The patients in this study consisted of 30 males and 25 females.

Babamın küçük kütüphanesi çoğu polemik tanrılığı içeren kitaplardan oluşuyordu, onların çoğunu okudum. esas oluşuyordu. - My father's little library consisted chiefly of books on polemic divinity, most of which I read.

English - English

Definition of consisted of in English English dictionary

consist of
comprise of; be composed of
consisted
past of consist
consisted of
Favorites