conj. from

listen to the pronunciation of conj. from
English - Turkish

Definition of conj. from in English Turkish dictionary

than
dan

Bir diskoda dans etmeyi kayak yapmaktan daha fazla sever. - She likes dancing in a disco better than skiing.

Dante'nin Milton'dan daha iyi olduğunu düşünüyorum. - I think Dante is better than Milton.

than
conj. den
than
(Bilgisayar) düzeylerini düşürme
than
-dan
than
-mektense
than
den

Onlar üç binden fazla denizciyi öldürdü - They killed more than three thousand sailors.

Hastanedeki kötü deneyimlerini telafi etmek için, Tom içmesi gerekenden biraz daha fazla içti. - To make up for his unpleasant experiences in the hospital, Tom drank a little more than he should have.

than
--dan
than
den daha
than
easier said than done söylemesi yapmaktan daha kolay
than
e göre hariç
than
bağlaç dan
than
He could hardly have behaved otherwise than heBaşka türlü davranamazdı
than
bağ

Bağlantı için teşekkürler. - Thank you for the link.

Çocuklar Günü'nde 50'den fazla bisiklet bağışlandı. - On Children's Day, more than 50 bicycles were donated.

than
-den,-den daha
than
(bağlaç) den, dan, göre
than
göre

Yaşlı olanlar genç olanlara göre her zaman daha fazla bilmiyorlar. - The older ones do not always know more than the younger ones.

Bu yıl geçen yıla göre daha fazla kar olup olmayacağını merak ediyorum. - Will we have more snow this year than last year I wonder.

than
more than one birden çok
than
-den ...: She likes him better than you. Onu senden daha fazla seviyor. Hülya's more beautiful than she. Hülya ondan güzel. Can you
English - English
than
conj. from
Favorites