O kaba, kibirli ve cahil.
- He's rude, arrogant and ignorant.
Hiçbir kadın onun olduğu kadar kibirli değildir.
- No woman is as arrogant as she is.
Tom kendini beğenmiş ve kibirli.
- Tom is pompous and arrogant.
O bir fahişenin kendini beğenmiş oğludur.
- He's an arrogant son of a bitch.
Dan küstah ve kibirli bir adam değil.
- Dan isn't an arrogant and disdainful guy.
O gururlu ve kibirli.
- He's prideful and arrogant.
O benim mekanımda küstahça cevap verdi.
- She arrogantly answered in my place.
Onun küstah tavırlarına dayanamadım.
- I couldn't put up with her arrogant behavior.