completed; effected; established; as, an accomplished fact

listen to the pronunciation of completed; effected; established; as, an accomplished fact
English - Turkish

Definition of completed; effected; established; as, an accomplished fact in English Turkish dictionary

accomplished
{s} başarılmış
accomplished
hünerli
accomplished
işini iyi bilen
accomplished
tamamlanan
accomplished
başarıyla sonlandırılmış
accomplished
{f} başar

Yapmaya kalkıştığımız her şeyi başardık. - We've accomplished everything we set out to do.

Tom başaramayacağını düşündüğümüz şeyi başardı. - Tom accomplished what we thought he wouldn't be able to accomplish.

accomplished
becerikli
accomplished
{s} yapılmış
accomplished
{s} kusursuz
accomplished
(Tekstil) yerini almak
accomplished
{s} mükemmel
accomplished
{s} başarılı

O başarılı bir sanatçı. - She's an accomplished artist.

Tom başarılı bir yüzücüdür. - Tom is an accomplished swimmer.

accomplished
{s} işini iyi bilen, usta
accomplished
{s} tam

Onlar misyonlarını tamamladılar. - They accomplished their mission.

Görevlerini bir zorluk olmadan tamamladılar. - They accomplished their task without any difficulty.

accomplished
usta/başarılmış
accomplished
{s} sosyetenin görgü kurallarını ustalıkla uygulayabilen
English - English
accomplished
completed; effected; established; as, an accomplished fact
Favorites