commonness; frequency

listen to the pronunciation of commonness; frequency
English - Turkish

Definition of commonness; frequency in English Turkish dictionary

community
{i} topluluk

O, yerel topluluklarında bir sorundu. - It was a problem in their local community.

Bu uluslararası bir topluluk. - This is an international community.

community
halk

Halkevindeki sınıflar ücretsiz. - Classes at the community center are free.

Onlar halka açık yüzme havuzuna gittiler. - They went to the community pool.

community
ortak mal sahipliği
community
tüzelkişilik
community
(Felsefe) ortaklaşalık
community
yöre halkı
community
zümre
community
benzeyiş
community
ümmet
community
toplum

Global toplumun bir parçasıyız. - We live in a global community.

Tom toplumunda bir eylemcidir. - Tom is an activist in his community.

community
aynı yerde veya aynı şartlar altında yaşayan insan topluluğu
community
{i} toplum, cemiyet
community
community center şehir kulübü
community
{i} halk, kamu, amme
community
(isim) cemiyet, cemaat, topluluk, ortaklık, müşterek tasarruf, benzerlik, ortak yön
community
{i} müşterek tasarruf
community
ortak mal sahipli
community
{i} ortak yön
community
bir bölgede oturanlann meselelerini çözümlemek veya eğlenmek için topla
English - English
community
commonness; frequency
Favorites