Tom yorumlamak istemiyordu.
- Tom didn't want to comment.
Yorumlamak için ne var?
- What's there to comment on?
Bunun hakkındaki yorumlarınızı duyabilirmiyim?
- Can I hear your comments about this?
İftira niteliğinde, küçük düşürücü, müstehcen, uygunsuz, iffetsiz, pornografik, şiddet, suistimal, hakaret, tehdit ve taciz yorumlarına katlanılmaz.
- Slanderous, defamatory, obscene, indecent, lewd, pornographic, violent, abusive, insulting, threatening and harassing comments are not tolerated.
Bu konuda yorum yapmaktan kaçınacağım.
- I'll refrain from commenting on that.
Bu konuda yorum yapmak istemiyorum.
- I don't want to comment on that subject.
Tom mesele ile ilgili bir yorum yapmaktan kaçındı.
- Tom avoided making any comment on the matter.
Tom her zaman elbiselerim üzerinde yorum yapar.
- Tom always comments on my clothes.
İftira niteliğinde, küçük düşürücü, müstehcen, uygunsuz, iffetsiz, pornografik, şiddet, suistimal, hakaret, tehdit ve taciz yorumlarına katlanılmaz.
- Slanderous, defamatory, obscene, indecent, lewd, pornographic, violent, abusive, insulting, threatening and harassing comments are not tolerated.
Bunun hakkındaki yorumlarınızı duyabilirmiyim?
- Can I hear your comments about this?
Yorumlamak için ne var?
- What's there to comment on?
Yorumlamak için ne var?
- What's there to comment on?
Bunun hakkındaki yorumlarınızı duyabilirmiyim?
- Can I hear your comments about this?
Kitap hakkındaki yorumları olumluydu.
- His comments about the book were favorable.
Hiç Tatoeba'da bir cümle yorumladın mı?
- Have you ever commented a sentence on Tatoeba?
En son ne zaman bir cümleyi yorumladın?
- When was the last time you commented a sentence?
The district attorney said, No comment, when the reporter asked if he knew the identity of the murder suspect, for fear that he (the culprit) might be a flight risk.
... global context-- and Jill could obviously comment on ...
... word of that segment, I hope. Let me just make this comment. ...