Biraz özel derse ihtiyacımız var.
- We need some coaching.
2013'ün Ekim ayında, Tom antrenörlükten emekli oldu.
- In October of 2013, Tom retired from coaching.
Ben üç yıldır antrenörlük yapıyorum.
- I've been coaching three years.
O, posta arabasını soydu.
- He robbed the mail coach.
Tom ona özel ders vermemi istiyor.
- Tom wants me to coach him.
İyi bir antrenör bu takımı eğitir.
- A good coach trains this team.
Antrenör Bob'ı iyi bir oyuncu olarak düşünüyor.
- The coach considers Bob a good player.
İyi bir koç oyuncularına bir baba gibidir.
- A good coach is like a father to his players.
Ben bir koç çalıştırmak istiyorum.
- I wanted to hire a coach.
O, posta arabasını soydu.
- He robbed the mail coach.
Ben bir koç çalıştırmak istiyorum.
- I wanted to hire a coach.
She has coached many opera stars.
John flew coach to Vienna, but first-class back home.
... to go into coaching? ...
... And coaching, I love coaching kids, but I'd prefer to go ...