Bir çember oluşturun ve el ele tutuşun.
- Make a circle and hold hands.
Akbabalar ölü beden üzerinde çember şeklinde hareket ettiler.
- Vultures circled above the dead body.
Senin gözlerinin altında mor halkalar var.
- You've got dark circles under your eyes.
Mary'nin gözlerinin altında mor halkalar vardı.
- Mary had dark circles under her eyes.
Bazı önemli geometrik şekiller üçgen, kare, dikdörtgen, daire, paralelkenar ve ikizkenar yamuktur.
- Some important geometric shapes are the triangle, the square, the rectangle, the circle, the parallelogram and the trapezium.
O, artık mükemmel bir daire gibi görünmüyor.
- It no longer seems to be a perfect circle.
Ailemizin çevresinde yetiştik.
- We grew up within our family circle.
Tom'un geniş bir arkadaş çevresi var.
- Tom has a wide circle of friends.
Gezegenler güneşin etrafında döner.
- The planets circle the Sun.
Ay, Dünya'nın etrafında döner.
- The moon circles the earth.
Aynı ortamlarda takılıyorlardı.
- They moved in the same circles.
Tom listeden üç ismi yuvarlak içine aldı.
- Tom circled three names on the list.
Politik çevrelerde para çok önemlidir.
- Money counts for much in political circles.
Yeni jet, dünyanın çevresini yirmi dört saatte dolaşıyor.
- The new jet circles the globe in twenty-four hours.
Cevap bizi bir döngüye götürür.
- The answer leads us to a vicious circle.
Kısır döngüyü kırmalısın.
- You must break the vicious circle.
Harita üzerindeki kırmızı daireler okulları gösterir.
- Red circles on the map mark schools.
Politik çevrelerde para çok önemlidir.
- Money counts for much in political circles.
Bazı çevreler aynı şeyi ısrarla söyleyip duruyorlar.
- Certain circles keep saying the same thing insistently.
Üç sırtlan birbirlerini ikna etmeye çalışarak bir daire içinde oturdu.
- The three hyenas sat in a circle, reasoning with one another.
Onlar bir daire içinde oturdu.
- They sat in a circle.
Kısır döngüyü kırmalısın.
- You must break the vicious circle.
Ben bir kısır döngü içinde kapana kısıldım.
- I was trapped in a vicious circle.
move in a circle.
The set of all points (x, y) such that (x-1)^2 + y^2 = r^2 is a circle of radius r around the point (1, 0).
Circle the jobs that you are interested in applying for.
Vultures circled overhead.
The Rabbit could not claim to be a model of anything, for he didn’t know that real rabbits existed; he thought they were all stuffed with sawdust like himself, and he understood that sawdust was quite out-of-date and should never be mentioned in modern circles.
Put on your dunce-cap and sit down on that circle.
Needless to say, the guy on the phone would be watching his life circle the drain, imagining the horrific press and the life-destroying damage this false accusation would cause.
Hey, Edward. If you can hear me, circle the wagons, You've got a problem.
Our babysitting circle uses tokens to keep things fair.
After working all night, she had circles under her eyes.
Because the Earth's surface is curved, the shortest distance is actually a curve over the surface called a great circle.
Jones warms up in the on deck circle.
... in your family circle. ...
... they kind of circle these issues. I feel like science fiction stories put the sinew and ...