choice; right of selection; as, to have one's pick

listen to the pronunciation of choice; right of selection; as, to have one's pick
English - Turkish

Definition of choice; right of selection; as, to have one's pick in English Turkish dictionary

pick
devşirmek
pick
(Spor) perdeleme
pick
{f} koparmak
pick
seçim
pick
ayıklamak
pick
sıyırmak
pick
topla

Biraz yaban mersini topladıktan sonra, bir pasta yaparım. - After I pick some blueberries, I make a tart.

Hava güzel olursa, onlar mantar toplamak için ormana gidecek. - They will go to the woods to pick mushrooms, weather permitting.

pick
(Tekstil) Dokuma kumaştaki tek bir atkı ipliği
pick
{f} sivri bir şeyle açmak (kilit vb.)
pick
sivri bir aletle kazmak
pick
karıştırmak
pick
(fiil) toplamak, koparmak, yolmak, ayıklamak, didiklemek, karıştırmak (burun), kemirmek, seçip almak, seçmek, küçük küçük yemek, gagası ile toplamak, delmek, kazmak, çapalamak, sivri bir şeyle açmak (kilit vb.), yankesicilik yapmak, çekiştirmek
pick
(Tekstil) temizlemek, ayıklamak
pick
{f} küçük küçük yemek
pick
seçme hakkı veya fırsatı
pick
{f} seçip almak
pick
{i} seçenek
pick
dürtme
pick
{i} hasat
English - English
pick
choice; right of selection; as, to have one's pick
Favorites