O, rahat küçük bir evde yaşar. - He lives in a cozy little house.
O, rahat küçük bir evde yaşar.
He lives in a cozy little house.
Küçük rahat bir evde yaşıyor. - He lives in a little cozy house.
Küçük rahat bir evde yaşıyor.
He lives in a little cozy house.
Odanın sıcacık bir havası vardı. - The room had a nice cozy feel.
Odanın sıcacık bir havası vardı.
The room had a nice cozy feel.