Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

characterized by attachment to religion; see religion

listen to the pronunciation of characterized by attachment to religion; see religion
English - Turkish

Definition of characterized by attachment to religion; see religion in English Turkish dictionary

religious
dinsel

Dinsel görüşlerini sizinle paylaşmak isteyen insanlar, sizin dinsel görüşünüzü onlarla paylaşmanızı neredeyse hiç istemezler. - People who want to share their religious views with you almost never want you to share yours with them.

O başkalarının dinsel inançlarına karşı hoşgörülüdür. - He is tolerant in religious belief of others.

religious
{s} dini

O dini mezhebin bazı acayip fikirleri var. - That religious cult has got some pretty off the wall ideas.

Kız kardeşinin aksine, o, ebeveynlerinin ona verdiği dini inancı korudu. - Unlike his sister, he has retained the religious faith his parents brought him up in.

religious
{s} dindar

İnkalar dindar insanlardı. - The Inca were religious people.

Başka ülkelerden insanlar sık sık Japonların yeterince dindar olmadığını söyler. - People in other countries often say that the Japanese are not religious enough.

religious
{s} inançlı

Tom inançlı değildir. - Tom is not religious.

religious
müslüman
religious
mütedeyyin
religious
{s} derin

Leyla'nın derin dinsel inançları vardı. - Layla had deep religious convictions.

religious
{s} din

O dini mezhebin bazı acayip fikirleri var. - That religious cult has got some pretty off the wall ideas.

Kız kardeşinin aksine, o, ebeveynlerinin ona verdiği dini inancı korudu. - Unlike his sister, he has retained the religious faith his parents brought him up in.

religious
religiouslydindarane
religious
rahip
religious
{s} çok dikkatli
religious
rahibe
religious
dini vazife imiş gibi
religious
mezhebe ait
religious
(sıfat) dindar, inançlı, sofu, dinsel, dini, din, tarikata ait, diyanet, derin
religious
{s} tarikata ait
religious
din adam

Din adamı saatlerce diz çökmüş olarak kaldı. - The religious man remained kneeling for hours.

Tom bir din adamı değildi. - Tom wasn't a religious man.

English - English
religious
characterized by attachment to religion; see religion
Favorites