Kent merkezinde güzel bir park var.
- There's a lovely park in the centre of the town.
Protestocular tıp merkezini kapanmaktan kurtarmak için son bir gayretle yürüdüler.
- Protestors rallied in a last-ditch effort to save the medical centre from closing down.
Tokyo, bildiğiniz gibi,dünyanın finans merkezlerinden biridir.
- Tokyo, as you know, is one of the financial centers of the world.
Bir kasırganın gözü onun merkezidir.
- The eye of a hurricane is its center.
Odanın ortasına oturduk.
- We sat in the center of the room.
Gökdelen şehrin ortasındadır.
- The skyscraper is in the center of the city.
Hafta sonları gece yarısından sonra şehir merkezi güvenli değildir, çünkü bütün sarhoşlar sokaklarda dolaşırlar.
- It's not safe in the city centre after midnight on weekends because of all the drunks roaming the streets.
Şehir merkezine doğru mu gidiyoruz?
- Are we going towards the city centre?
the centre of attention.
convention centre.
the center of attention.
convention center.
... republicans and Democrats in the centre back to ...