censure, blame, disgrace, scandal

listen to the pronunciation of censure, blame, disgrace, scandal
English - Turkish

Definition of censure, blame, disgrace, scandal in English Turkish dictionary

reproach
serzenişte bulunmak
reproach
sitem

Son zamanlarda, o bana sitem ediyor. - Lately, he reproaches me.

Babam bana kabalığım için sitem etti. - My father reproached me for my rudeness.

reproach
(Kanun) melamet
reproach
abırlamak
reproach
ayıplamak
reproach
azar
reproach
leke
reproach
{i} sitemli söz
reproach
{i} kınama
reproach
{i} yüz karası
reproach
şerefsizlik veya leke getirmek
reproach
reproachableayıplanır
reproach
(isim) sitem, suçlama, kınama, azar, ayıp, utanç verici şey, yüz karası
reproach
{f} paylamak
reproach
{f} sitem etmek: She reproached me for being late. Geciktiğim için bana sitem etti
reproach
(fiil) sitem etmek, suçlamak, kınamak, paylamak, ayıplamak, azarlamak, başına kakmak, yakıştıramamak
reproach
{i} utanç verici şey
reproach
yüz karası olan kimse
English - English
{n} reproach
censure, blame, disgrace, scandal
Favorites